Odunpazarı

Eskişehir’in tarihi bir ilçesi olan Odunpazarı, şehrin merkezinde bulunmaktadır. Araba ile gitmek için, D-665 Karayolu kullanılmalıdır. 16S, 23S ve 44K no’lu otobüsler ile de gidilebilir.

Unesco Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Odunpazarı, gelişen yüzü ve tarihi evleriyle eski ve yeninin etkileyici birlikteliğini yansıtır. Ahşap çerçeveli tarihi konakların süslediği Arnavut kaldırımlı sokaklarında, tarihe yolculuk yapıyormuş gibi hissedilebilir.

Odunpazarı sokaklarındaki tarihi evlerin çoğunda el sanatları dükkanları, hediyelik eşya dükkanları, küçük müzeler, sergiler ve kafeler bulunmaktadır. Tarihi ve turistik bir gezi için gelenler, Odunpazarı’nın tarihi sokaklarında dolaşırken, tezgahlara göz atabilir ve kafelerin kapısının önündeki masalarda demli bir bardak çayın tadını çıkarabilir.

Bir zamanlar yakacak odun pazarı olan ilçede, Eskişehir El Sanatları Merkezi, Lületaşı Müzesi, Kurşunlu Cami, Hacı Hasan Cami ve Alaadddin Cami de görülmeye değer tarihi ve turistik cazibe merkezleridir.

Hem tarihle iç içe olacağınız hem de şehrin önemli noktalarına yakın olacağınız Eskişehir tatilinizi Odunpazarı Otelleri arasından seçiminizi yaparak planlayabilirsiniz.

16. yüzyılda inşa edilen Kurşunlu Cami, kesme taştan yapılmış, sekizgen kasnak üzerinde tek kubbeli bir Osmanlı camisidir. Kubbesinin alt kısmı, el işçiliği ile dekore edilmesi ile oldukça ilgi çekicidir. Cami ile birlikte inşa edilen çeşme önce kaybolmuş, daha sonra 1960’lı yıllarda tekrar inşa edilmiştir.

Caminin ibadethane kısmı ise oldukça sadedir. Elle çizilmiş desenlerle dekore edilen iç kısmındaki mihrabı taştan, minberi ise mermerden yapılmıştır.

Kurşunlu Cami, haftanın her günü ziyarete açıktır ve ziyaret için ücret talep edilmemektedir.

1900’lü yılların başında, dönemin padişahı Sultan Reşat tarafından inşa ettirilen cami, 1979 yılında yapılan tadilat çalışmalarının ardından tekrar inşa edilmiştir.

Mimar Cevat Ülger’in bir eseri olan Reşadiye Cami, güzel ve etkileyici mimarisi ile dikkat çekicidir. Caminin karşısında yer alan İl Halk Kütüphanesi ve Taşbaşı Caddesi de ziyaret edilebilir.

Reşadiye Cami, haftanın her günü ibadete ve ziyarete açıktır. Girişler ücretsizdir.

Eskişehir’in tarihi ve turistik duraklarını yerinde göreceğiniz ve konforlu bir tatil planı yapmak için Eskişehir Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.

Tarihi Anadolu Selçuklu Dönemi’ne kadar uzanan, şehrin en eski camilerinden biri olan Alaaddin Cami, 1267 yılında dönemin sultanı III. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından inşa ettirilmiştir.

Selçuklu mimarisinin güzel bir örneği olan cami, zaman içinde yapılan restorasyon çalışmalarıyla mimari özelliklerini kaybetse de, tarih meraklılarından ilgi görmektedir.

Alaeddin Parkı adı verilen yeşil bir alanın yanı başında bulunan dikdörtgen planlı bu cami, ahşap kirişleri ve el işi dekoratif süslemeleri ile de etkileyicidir.

Alaaddin Cami, haftanın her günü ziyarete açıktır ve giriş için ücret talep edilmemektedir.

Ziyaret sırasında; Eskişehir’in yöresel yemekleri, kıyafet kültürü, gelenekleri ve görenekleri hakkında bilgi sahibi olabilir. Bahçesinde, ziyaretçiler için bir dinlenme alanı da bulunmaktadır.

Eskişehir kültürünü gelecek nesillere aktarmak amacıyla kurulan Nasrettin Hoca Evi, haftanın her günü 08:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Girişler ücretsizdir.

Eskişehir’in ve Anadolu’nun gizemli arkeolojik harikalarından biri olan Han Yeraltı Şehri’nin ne zaman inşa edildiği kesin olarak bilinmese de, 1.ve 6.yüzyıllar arasında aktif olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Dar tünelleri, buranın askeri amaçlı olarak kullanıldığını göstermektedir.

Han Yeraltı Şehri’nde yapılan arkeoloji çalışmaları, tarihinin Bronz Çağı’na kadar uzandığını göstermektedir. Roma döneminde de bir yerleşim yeri olan Han Yeraltı Şehri, Bizans İmparatorluğu’nda askeri bir üs olarak kullanılmıştır.

Hüsrev Paşa Cami, eski Türk hamamı, yeraltı odaları, mezarı odası ve ana girişin sağ tarafında bulunan merdivenler ile ulaşılan tüneli görülmeye değerdir.

Han Yeraltı Şehri, haftanın her günü ve günün her saati ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

Sardes bölgesini Pers ve Susa başkentlerine bağlayan antik Kraliyet Yolu üzerinde bulunan Pessinus Antik Kenti, Antik Yunan ve Roma’da saygı duygulan tanrıça Matar ve Kibele’nin yaşadığı yerdir.

Antik kentte bulunan Kibele Tapınağı, ilk kez 20. yüzyılda yapılan arkeoloji çalışmalarında keşfedilmiştir. Oldukça küçük olan bu tapınağın yanında, antik bir tiyatro da yer almaktadır.

Dünyada benzersiz bir antik kent olan Pessinus, haftanın her günü ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

700’lü yıllarda yaşamış bir halk kahramanı olan Seyit Battal Gazi’nin adını taşıyan külliye, dönemin Selçuklu sultanı Keykubat’ın annesi tarafından inşa ettirilmiştir.

Bizans İmparatorluğu’na karşı yapılan savaşlarda büyük bir kahramanlık gösteren Seyit Battal Gazi’nin adını taşıyan bu külliye, hem tarihi önemi hem de etkileyici mimarisi ile dikkat çekmektedir.

Manzaralı ve taş bir yapı olan Seyit Battal Gazi Külliyesi yakınlarındaki Çoban Dede Türbesi de ziyaret edilebilir.

Külliye, haftanın her günü ziyarete açıktır ve giriş için ücret talep edilmemektedir.

Bir külliye ve türbeden oluşan bu kompleks yapı, 1970’li yıllarda ziyarete açılmıştır. Yunus Emre’nin mezarının bir çeşmenin arkasına taşınmasının ardından, aynı yere bir cami, şadırvan ve kültür evi de eklenmiştir.

Yunus Emre Türbesi’nde, ünlü şairin dörtlüklerinin yazılı olduğu levhalar, eski mezar yerinden alınan bazı mimari parçalar ve çeşitli etnografik eserler de sergilenmektedir.

Türbe, haftanın her günü 09:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır ve giriş ücretsizdir.

2016 yılında, Cumhuriyet’in ilanının 93.yılında ziyarete açılan müze, tarihi Mestanoğlu Halil Köşkü’nde yer almaktadır. İsmet Önünü’nün kaldığı bu konaktaki müze, tarihi belge ve bilgileri ziyaretçilere sunmaktadır. Kurtuluş Savaşı ve Lozan Anlaşması olaylarının anlatıldığı bölümün dışında müzede; sunum odası, karikatür odası, strateji odası, gazetelerle Kurtuluş Savaşı gibi bölümler de vardır.

Eskişehir Kurtuluş Müzesi, Pazartesi günleri hariç 10:00 ile 17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Müzeye giriş ücreti öğrenciler için 4 TL ve yetişkinler için 7 TL’dir.

Bu modern müzede; M.Ö 5000’li yıllardan geç Osmanlı dönemine kadar uzanan tarihi eserler sergilenmektedir.

Müzenin alt katında, genel olarak yer mozaikleri ve lahitler gibi parçalar bulunmaktadır. Üst katında ise yerel arkeoloji alanlarında bulunan eserler ile Bronz Çağı’ndan koleksiyonlar sergilenmektedir. Müzenin bahçesini süsleyen heykeller de görülmeye değerdir.

Arkeoloji Müzesi’nin yanında kafe ise kahve molası ya da lezzetli bir yemek için tercih edilebilir.

Müze, hafta sonları kapalıdır. Diğer günlerde, 17:00’e kadar ziyarete açıktır.

Giriş ücreti kişi başı 10 TL’dir.

Tepebaşı ilçesinde bulunan Havacılık Müzesi, şehir merkezine 4 km uzaklıktadır. Araba ile gitmek için Yunus Emre Caddesi kullanılabilir. Toplu taşıma araçları ile gitmek için 39 no’lu otobüs hattı kullanılabilir.

Havacılık Parkı olarak da bilinen müze, 1998 yılında restore edilerek ziyarete açılmıştır. Anadolu Üniversitesi’nin Yunus Emre Kampüsü içerisinde yer alan Havacılık Müzesi, bir açık hava müzesidir.

Toplamda 40 bin metrekarelik bir alanı kaplayan müzede; farklı tip ve modellerde savaş uçakları, sivil uçaklar, helikopterler, havacılık rozetleri, uçak motorları ve model uçaklar sergilenmektedir. Müzede, kafeye dönüştürülen kargo uçağı da görülmeye değerdir.

Eskişehir Havacılık Müzesi, 08:30 ile 17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Müzeye giriş ücretsizdir.

1900’lü yıllarda konut olarak kullanılan ahşap bir evde ziyaretçilerini ağırlayan müze; sergi alanları, yerli karikatür ustalarının odası, kitaplık bölümleri ve portreler odası gibi alanlara sahiptir. Karikatür arşivinde yer alan eserlerin sergilendiği müze içerisinde, ziyaretçiler için bir hediyelik eşya dükkanı da bulunmaktadır.

Müze, pazartesi günleri ziyarete kapalıdır. Haftanın diğer günleri 10:00 ile 18:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Müzeye giriş ücretsizdir.

Müze, 2013 yılında ziyarete açılmıştır ve ülke genelinde ilk balmumu müzesidir. Toplamda 166 ünlü ismin balmumu heykelinin sergilendiği müzede, şehrin belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen’in eserleri sergilenmektedir.

Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi’nde balmumu heykeli sergilenen isimler arasında; bazı Osmanlı padişahları, Atatürk, Hürrem Sultan, Sabiha Gökçen, Nasrettin Hoca, Cüneyt Arkın, Orhan Gencebay, Barış Manço ve Kemal Sunal yer almaktadır.

Müzeye giriş ücreti, öğrenciler için 7 TL ve yetişkinler için 14 TL’dir.

Frig kaya cephelerinin en görkemli örneği olarak gösterilen Midas Anıtı, ilk kez 1800’lü yıllarda incelenmiş ve çizilmiştir. Frig cephelerinin genel görünümünü gösteren ilk çizim olması nedeniyle de özel bir yere sahiptir. Yöre halkı, üzerinde bulunan yazıtlardan dolayı, Yazılıkaya adıyla da anmaktadır.

Midas Anıtı, 17 metre yüksekliğinde ve 17 metre genişliğindedir. İki karşıt daireden oluşan anıtın cephe duvarı ise, geometrik motifleri ile ilgi çekicidir. Anıtın üzerinde, Frigyalılar döneminden kalma yazıtlar da bulunmaktadır.

Midas Anıtı, haftanın her günü ziyarete açıktır ve giriş ücretsizdir.

Tepebaşı ilçesinde bulunan Tülomsaş Müzesi, şehir merkezine 3 km uzaklıktadır. Ulaşım, Mustafa Kemal Atatürk Caddesi üzerinden sağlanmaktadır. Merkezi konumu nedeniyle, taksi ile ulaşım da oldukça rahattır.

Türkiye’nin en büyük demiryolu lokomotif üreticisi olan Tülomsaş Fabrikası’nın yanındaki bahçe alanında bulunan müze; Türkiye’de 1960’lı yıllarda üretilen ilk araba olan Devrim ve eski demiryolu motorlu arabaları da dahil olmak üzere çok çeşitli eserlerin sergilendiği bir açık hava müzesidir.

Müze, 09:00 ile 16:00 saatleri arasında ziyarete açıktır ve girişler ücretsizdir.

Odunpazarı ve genel olarak Eskişehir’in en çok ziyaretçi ağırlayan müzelerinden biri olan Osmanlı Evi, Atatürk’ün Eskişehir’e geldiğinde konakladığı ev olma özelliği ile de dikkat çekmektedir.

Bir kısmı restoran olarak hizmet veren Osmanlı Evi, arka kısmında bahçesi olan, iki katlı bir yapı olarak Osmanlı mimarisinin güzel bir örneğidir.

1984 yılında ziyarete açılan müze, 19.yüzyılda Osmanlı’da yaşama tanıklık etmek için ziyaret edilebilir. Müzenin bahçesinde bulunan restoran da bir kahve molası ve öğle yemeği için tercih edilebilir.

Osmanlı Evi, Pazartesi günleri hariç 08:00 - 18:00 saatleri arasında ziyarete açıktır. Giriş ücreti, kişi başı 5 TL’dir.

Her yıl dünyanın dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrayan şehirde tatilinizi planlamak için Eskişehir Otelleri sayfamızı inceleyebilirsiniz.